Akvaryumda Antibiyotik Kullanımı

Akvaryumda Antibiyotik Kullanımı
Akvaryumda su düzenleyici olarak, gerek karantinada, bazen de evde kendi hazırladığımız yemlerde Antibiyotik kullanıldığını görüyoruz. Bunların sebepleri, doğru veya yanlış olup olmadığı ve sonuçları hakkında olabildiğince özetlenmiş şekilde yazıyorum.
Önce “Antibiyotik nedir?” ile başlayalım. Temel anlamı “canlılığı yok eden” demektir. Antibiyotik kullanılıyorsa temel amaç; bir grup bakteri veya mantarı yok etmek istiyoruz. Antibiyotikler birçok farklı etken maddeden oluşabilir, farklı canlı gruplarına etki edebilir. Korumak istediğimiz canlının bünyesine girebilir veya dışarıdan etki edebilir. Akvaryumda kullanılan antibiyotikler ise çoğunlukla geniş etki alanına sahip olup virüsler hariç tüm mikroorganizmaları yok edecek şekilde üretilmiştir.
Dolayısıyla, Akvaryum dediğimiz sucul doğadan bir parça olan ve camdan kutu içerisinde kendi ekosistemini barındıran bu sistem içerisine ekleyeceğiniz her antibiyotik kesinlikle zararlıdır. Su düzenleyici olarak kullanılamaz ve düzenli olarak antibiyotik eklemesi yapılan ortamın doğallığı mümkün değildir.
Buraya kadar her bilinçli akvaryum hobicisi hemfikir. İşin karmaşıklaştığı kısım, hazırlanan yemlerde Flagyl başta olmak üzere birçok antibiyotiğin karışıma eklenmesi. Metronidazol etken maddeli bu ilaç, çoğu iç paraziti de öldürdüğü için yemlere karıştırıldığında iç parazit riskini ortadan kaldırdığı düşünülüyor. Ancak unutulan bir şey var;
Balıklar, sindirim sistemi gelişmiş tüm canlılarda olduğu gibi bağırsakları faydalı bakterilerle dolu. Bu bakteriler sayesinde yemler parçalanıp ayrıştırılıyor ve böylece balık besinleri bünyesine alabiliyor. Eğer yemlere antibiyotik konuluyorsa tüm bu bakteri florası bozuluyor ve balığın besinleri alabilme özelliği ciddi oranda azalıyor.
Bu uygulamanın bir diğer boyutu da mikroorganizmaların antibiyotik dirençlerinin artabiliyor olması.
Antibiyotiğin doğru kullanımı için, canlının immün sisteminin – bağışıklık sisteminin başa çıkamadığı veya çok zorlandığı enfeksiyonlu durumlarda düzenli aralıklarla ve hastalık etmeni tamamen yok olana dek kullanılması gerekir. Antibiyotik bünyeye alındığı andan itibaren hızlıca etki etmeye başlar fakat patojenler tamamen yok edilmediği hâlde antibiyotik kullanımı bırakıldığında, balığın bünyesindeki düşük antibiyotiğe karşı direnç geliştiren patojenler eskisinden daha güçlü olarak hastalığı yeniden nüksettirecektir.
Ne yapılmalı:
Eğer gerekli değilse antibiyotik hiçbir durumda yemlere veya yaşam ortamına karıştırılmamalı. Hastalık durumlarında ise karantina olarak hazırladığınız bir tankta uygulanmalı, hastalıktan tamamen kurtulduğunuzdan emin olana dek düzenli olarak antibiyotik kullanılmalı.
Akvaryuma bulaştırdığınızda nasıl temizlersiniz:
Su değişimleriyle bir miktar temizlik yapılabilse de kum içi ve filtre gibi yerlere yapışan antibiyotikler, akvaryumda yeniden faydalı bakteri kültürü oluşumuna engel olacaktır. Bu durumda filtre içerisine aktif karbon eklenmeli ve işi bittiğinde karbon çıkarılıp atılmalı.
Bu kısım insanlar için:

Dünyada en yoğun antibiyotik kullanımı Türkiye’deydi. Daha sonra antibiyotiklerin reçetesiz satışı yasaklandığı için bir miktar iyileşme durumu oldu. Baş ağrısı, yorgunluk, halsizlik, öksürük, grip gibi semptomlarda 1-2 tane antibiyotik alıp atlatacağını düşünen insanların kendine ve dolaylı olarak çevresine verdiği zararın boyutunun farkında olması gerekir. Başa çıkılamayan enfeksiyonlar ve enfeksiyon oluşma ihtimali yüksek olan büyük açık yaralar haricinde antibiyotik kullanımına doktorlar onay vermez. Bilinçsiz antibiyotik kullanımı sizi zayıflatır, zehirler, dengenizi bozar…

Derleyen Kadir Sakal